Bir çok evli insanın evlenmek için seçtikleri eşleri konusunda, zamanında aceleci davranmış olduklarından şikayetlendiklerini duyarız. Gerçekten de öyledir. ”Aşkın gözü kördür” derler ya, o anki duyulan aşkla acele verilen kararlar, yanlış evlilikler yapılmasına sebep olmaktadır. Bir çok çift, aşkın o büyülü etkisi geçtikten sonra ne kadar yanlış tercihler yaptıklarının farkına varmaktadırlar. Bu tür evliliklerin kimi boşanmakla sonuçlanırken, kimisi de toplum ya da aile baskısıyla mutluluğa hasret bir şekilde zoraki devam ettirilmektedir.
Bu konuda yapılan araştırmalar, aslında seçilen kişinin doğru eş adayı olup olmadığının anlaşılmasının mümkün olduğunu söylüyor. Biraz dikkatli davranarak, biraz da olaya mantıksal yönden yaklaşarak hareket edildiğinde, yanlış seçim oranının düşebileceği bir gerçek. ”Aşkın gözü kördür” lafının yaşatılması gerekmiyor. Bunun için kendi duygularınızla birlikte evlilikten beklentilerinizi tahlil etmeyi bilmeli ve nasıl bir insanla hayatınızı paylaşmak istediğinizi belirlemelisiniz. Sevgiliniz gerçekten hayatınızın aşkı mı? Onunla bir ömür geçirmeye hazır mısınız? Ya da evlenmek istediğiniz doğru insan o mu? Bu soruların cevaplarını kendinizde aramalısınız ve doğru cevabı verdiğinizden emin olmalısınız.
Hayatınızda olan kişinin tavırlarına dikkat etmelisiniz. Kötü anlarınızda yanınızda oluyor mu? Yoksa en küçük bir tartışmada sözü döndürüp dolaştırıp ayrılığa mı getiriyor? Dikkat edeceğiniz ilk şey bu olmalı. Eğer eş adayınız, en ufak bir kavgada hemen ayrılmaya kalkıyorsa, bilin ki onunla yapacağınız evlilik uzun sürmeyecektir. Çünkü bu tip insanlar, evlendikten sonra her sorunda boşanmaktan söz eden tiplerdir.
Sevgiliniz sizin sinirli anınızda, kötü söz söyleyip onun kalbini kırdığınız da ve en kötü hissettiğiniz zamanlarda size destek olmak için kendi kırgınlıklarını sizden saklıyorsa, sizi gerçekten seviyor demektir. Böyle ilişkilerde dikkat etmeniz gereken tek şey sizi ne kadar sevdiğini anlamak. Ona kırıcı bir söz söylediğinizde başkasıyla kıyasladığınız da ya da “senden ayrıldığım zaman eski hayatıma geri döneceğim, eski ilişkim bile böyle değildi. Keşke ayrılmasaydım” gibi sert ve kesin laflardan sonra bile sizi hala seviyor en ufak bir özür dilemeniz de bile “tamam geçti, önemli değil” diyebiliyorsa, sadece nikah tarihini öne alın ve bu insanı kaçırmayın.
Sizi bir birey olarak kabul edip, zevklerinize, arkadaşlarınıza…vs saygı duyuyorsa bu insan evlenmek için seçebileceğiniz doğru insandır. Hoşlandığınız şeyleri, sevdiğiniz müzik gruplarını, yapmaktan keyif aldığınız hobilerinizi sizinle birlikte yapmaya çalışıyor, hatta bunlar için program hazırlıyorsa bu insanı kaçırmayın. Düşünmeden evlenebilirsiniz.
Eski yaşadıklarından pişmanlık duyuyor ve sizi, kendisini bu hatalardan çekip çıkaran kurtarıcı bir melek gibi görüyorsa bilin ki bu insan sizi ömür boyu üzmez. Çünkü böyle insanlar için siz kendi hayatından bile daha önce gelirsiniz. Unutmayın ki ilişkilerde en önemli şeylerden birisi yapılan yanlışlar ve hatalar karşısında pişman olmaktır. Pişman olmayan bir insandan herşeyi bekleyebilirsiniz. Fakat pişman olan bir sevgiliye zamanla daha da fazla güvenirsiniz. Bu tip insanlar bu hataları bir daha tekrar etmediği gibi kendine çeki düzen verecek ve sizi kaybetmemek için elinden geleni yapacaktır. Sizde onu kaybetmeyin deriz!