Her şey yolunda giderken, herhangi bir sağlık sorunu yokken bazen çiftler bebek sahibi olmak için çok fazla uğraşmak zorunda kalabiliyorlar. Bilinen kısırlık sebeplerinin mevcut olmaması, üremeyi engelleyecek sağlık sorunlarının bulunmaması da hamile kalmak için yeterli olmayabiliyor.
İstediğiniz hamilelik gerçekleşmedi ve bir uzman doktora başvurdunuz. Tetkikler, tahliller yapıldı. Doktorunuz size bir sorun olmadığını ve beklemeniz gerektiğini söyledi. Bazen insan, kendi kendinin doktoru olmayı bilmeli. Doğurganlığınızı artırarak hamile kalma ihtimalinizi yükseltecek beslenme düzeni oluşturarak işe başlayabilirsiniz. Çünkü, doğurganlığı artıracak unsurların en başında sağlıklı beslenme tarzı geliyor.
Harvard Üniversitesince bu konuda yapılan bilimsel çalışma da, sağlıklı beslenen kadınların doğurganlık oranının %80 arttığını ortaya koymuştur.
Uzmanların önerilerinden yola çıkarak, doğurganlığı artırmanın doğal yollarından bahsedeceğiz. Umarız faydasını görürsünüz.
İşte doğurganlığınızı artırmak için yapmanız gerekenler…
– Folik asit, gebelik öncesi ve gebelik döneminde çok büyük önem taşır. Bu nedenle, folik asit bakımından zengin gıdalarla beslenmek hem doğurganlığı artıracak hem de, sağlıklı bir gebelik dönemi geçirilmesini sağlayacaktır. İçerik olarak folik asitten zengin yeşil gıdaların tüketilmesine özen gösterilmelidir. Ayrıca, çinko içeren kuşkonmaz ve lifli gıdalar tüketmek, kalsiyum içeren süt ürünleri, demir zengini kırmızı et tüketimine dikkat etmek, hamile kalma oranını oldukça yükseltecektir.
– Protein; Protein alımında, hayvansal protein kaynakları yerine bitkisel olanlar tercih edilmelidir. Çünkü, hayvansal protein kaynaklarının, yumurtalıklardaki verimi %39 oranında düşürdüğü görülmüştür. Bu nedenle, bitkisel protein kaynaklarının tercih edilmesi uzmanlarca öneriliyor. Protein açısından en iyi seçimler ise, kurubaklagiller, fındık-ceviz gibi sert kabuklu tohumlar ve yumurta olacaktır.
– Karbonhidratlar; Glisemik indeks değeri yüksek olan (bu besinler çok hızlı sindirilirler, beyaz pirinç ve patates gibi) besinleri tüketen kadınların, glisemik indeks değeri düşük olan besinleri (esmer pirinç, tam tahıllı ürünler, tam buğday ekmekleri) tüketen kadınlara göre %92 oranında yumurtalarında verimsizlik görülmüştür. Bu nedenle basit karbonhidratların tüketimi sınırlanmalıdır.
– Yağların tümünü vücut için zararlı olarak görmemek gerekir. Vücudun bazı faydalı yağlara ihtiyacı vardır. Bu faydalı yağların başında omega-3 geliyor tabi ki. Somon, uskumru ve sardalya gibi balık türleri bol bol omega-3 içerir. Aynı zamanda bu yağların doğurganlık üzerinde ki olumlu etkileri de bilinmektedir. Trans yağ asidi içeren hazır besinlerin tüketimi kısıtlanmalıdır çünkü bu yağlar yumurtlama döneminde verimsizliğe yol açmaktadır.
Doğurganlığı Artırmak İçin Hangi Yiyeceklere Ağırlık Verilmeli?
Greyfurt: Tüm salgı bezlerini çalıştırır. Bol C vitamini ihtiva eder zayıflatır.
Hurma: Fosfor, kalsiyum, demir ve magnezyum ihtiva eder. Vücut direncini artırır.
Mercimek: Bol miktarda B vitamini fosfor ve demir ihtiva eder. Vücudu kuvvetlendirir. Depresyonu önler bol kan yapar. Hamilelerde çocuğun anne karnında güçlü ve sağlıklı olmasını sağlar.
Nohut ve Kuru Fasulye: Bol bol vitamin ve protein ihtiva ederler ve vücudun direncini artırırlar.
Sarımsak: Bütün salgı bezlerini çalıştırır. Hormonların çalışmasını düzenler. Vücutta dezenfektan olarak görev yapar mikropları öldürür. Düzenli çiğ olarak yendiğinde büyük faydası vardır.
Soğan: Taze ve kurusu ikisi de çiğ olarak yendiğinde vücut için çok faydalıdır. Vücutta bütün hormonları çalıştırır.
Tere: Bol demir ihtiva eder. Vücudu dezenfekte eder. İçeriğinde C vitamini ve mineraller vardır. Vücudun direncini artırır. Hormonları çok çalıştırır.
Karnıbahar: Bol E vitamini protein ve cinsiyet hormonu ihtiva eder. Cinsel gücü artırır.
Armut: Tüm salgı bezlerini çalıştıran çok özel bir meyvedir.
Kereviz: Kadın ve erkekte cinsel faaliyeti çok artırır. Bütün salgı bezlerini çalıştırır.
Soya: Vücudun direncini artırır. Günde 25 gr soğan ve turşu ile yenmeli. Tüm salgı bezlerini çalıştırır.
Havuç: Hanımlarda adetin düzenli olmasını sağlar. Vücudun direncini artırır.
Roka: Cinsel gücü artırır. P ve K vitamini ihtiva eder. Birçok minerale sahiptir. Kansızlığı giderir.
Lahana: Başta E vitamini olmak üzere tam bir vitamin deposudur. Ne kadar çiğ yenirse o kadar etkili olur.
Nelerden Uzak Durulmalı?
Tuz oranı yüksek besin maddeleri, gebelik döneminde ödem oluşumuna sebep olacağından, tuzdan ve tuzlu gıdalardan uzak durmak gerekir. konserve yiyecekler, sakatatlar, şarküteri ürünleri, çok yağlı besinler ve kızartmaları beslenme listesinden çıkartmak zaten sağlık açısından çok önemlidir. Kan şekerini hızlı yükselten basit karbonhidratlardan (şeker ve tüm şekerli ürünler, hamur işleri) uzak durup, kompleks karbonhidrat olarak adlandırılan (tam tahıllı ürünler, meyve, sebze) besinlerden tüketmeye özen gösterilmelidir.
Kullanıldığında Hamilelik Oranını Artıran Vitaminler Var mıdır?
Bu sorunun cevabını, Anadolu Sağlık Merkezi Tüp Bebek Merkezi Direktörü Op Dr Aytuğ Kolankaya veriyor ve hamile kalma oranını yükseltecek bir vitamin olup olmadığı konusunda kanıtlanmış bir bilginin olmadığını belirtiyor.
E vitamininin sperm fonksiyonları üzerinde olumlu etki sahibi olduğu bilimsel tezler arasında. O halde baba adayına bol bol E vitamini. Demir eksikliğinin düşük, prematüre doğum, düşük doğum ağırlıklı bebek riskini arttırdığı bilinmektedir. Bu nedenle demir eksikliği olanların gebelik öncesi dönemden itibaren yerine konması önerilmektedir. Hamilelerin kullanabildiği türden multivitaminler yeterli desteği sağlamaktadır. Bunun yanında fazla demir alımının sakıncaları vardır. Bir B vitamini olan folik asit
nöral tüp defekti olarak bilinen doğumsal defektlerin önlenmesinde etkindir. Bebek isteyen çiftler gebelik öncesinden başlayıp ilk 3 ayı da kapsayan bir şekilde kullanıldığında bu tür doğumsal defektin önlenmesinde faydalıdır.